19 min

AYRAN - Sabahattin Ali - Sesli Öyk‪ü‬ Sesli Kitap Dünyası

    • Books

Burak Aşkın'ın sesinden Sabahattin Ali'nin "AYRAN" adlı öyküsü Sesli Kitap Dünyası'nda.

İllüstrasyonlar: Sezen Özyıldız Aşkın

https://instagram.com/sezendraws

Twitter: https://twitter.com/seslikitapd

YouTube: https://youtube.com/seslikitapdunyasi

"Köyden istasyona giden yol, eriyen karlarla diz boyu çamurdu. İki mızrak boyu yükselen güneş, tarlaları hala örten karların üzerinde pırıltılarla ve göz kamaştırarak yanıyor, fakat yoldaki pis su birikintilerine vurunca donuk sarı bir renk alıp boğuluyordu. Kocaman ve altı çivili kunduralarını çıplak ayaklarına geçirmiş olan küçük Hasan, sağ koluna aldığı güğümü, ara sıra dinlenerek sürüklemeye çalışmaktaydı. Bazen sol elindeki çinko maşrapayı yere bırakarak ağır yükünü vücuduna daha az ağrı verecek bir şekilde kavramak istiyordu. Ağzına kadar ayranla dolu olan güğümün alt kenarı her adım atışında dizlerine vurmakta ve dirseğine kadar geçirdiği sapı, kolundan kurtulup önüne yuvarlanmak ister gibi, ileri hamleler yapmakta idi. Kunduralarının arka tarafı o kadar dışarı doğru eğilmişti ki, çocuğun topukları ayakkabının ökçesine değil, doğrudan doğruya çamura basıyordu..."






---

Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/seslikitapdunyasi/message

Burak Aşkın'ın sesinden Sabahattin Ali'nin "AYRAN" adlı öyküsü Sesli Kitap Dünyası'nda.

İllüstrasyonlar: Sezen Özyıldız Aşkın

https://instagram.com/sezendraws

Twitter: https://twitter.com/seslikitapd

YouTube: https://youtube.com/seslikitapdunyasi

"Köyden istasyona giden yol, eriyen karlarla diz boyu çamurdu. İki mızrak boyu yükselen güneş, tarlaları hala örten karların üzerinde pırıltılarla ve göz kamaştırarak yanıyor, fakat yoldaki pis su birikintilerine vurunca donuk sarı bir renk alıp boğuluyordu. Kocaman ve altı çivili kunduralarını çıplak ayaklarına geçirmiş olan küçük Hasan, sağ koluna aldığı güğümü, ara sıra dinlenerek sürüklemeye çalışmaktaydı. Bazen sol elindeki çinko maşrapayı yere bırakarak ağır yükünü vücuduna daha az ağrı verecek bir şekilde kavramak istiyordu. Ağzına kadar ayranla dolu olan güğümün alt kenarı her adım atışında dizlerine vurmakta ve dirseğine kadar geçirdiği sapı, kolundan kurtulup önüne yuvarlanmak ister gibi, ileri hamleler yapmakta idi. Kunduralarının arka tarafı o kadar dışarı doğru eğilmişti ki, çocuğun topukları ayakkabının ökçesine değil, doğrudan doğruya çamura basıyordu..."






---

Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/seslikitapdunyasi/message

19 min