5 Min.

Vaftiz Hazırlığı-25 (Rab’bin Sofrası Sakramenti‪)‬ Kilise

    • Spiritualität

İman Yolculuğuna Başlangıç̧Hristiyan iman yaşamına dair temellerin gözden geçirilmesi hakkında bir çalışma25-) Konu: Rab’bin Sofrası SakramentiSakramentler hakkındaki düşüncelerimizi gözden geçirirsek, Tanrı’nın bizi iyi bildiğini; bizler günahlı, zayıf, güçsüz kimseler olduğumuz için, bedeli ödenemeyecek bir sevgi ile Tanrı’nın bizleri kurtardığını daima hatırlayalım diye, Tanrı sakramentleri düzenlemiştir.Tanrı bizleri imanda güçlendirmek ve kurtarışından emin kılmak için duyularımıza[1] sessiz bir şekilde ayrıca konuşmayı seçmiştir. Sakramentler bu yüzden vardır.Rab’bin sofrası sakramenti, Mesih’in çarmıhta bizler için kurban oluşunu hatırlatır; ve O’nun bütün bereketlerini iman ile paylaştığımızı gösterir. Bu yüzden bölünen ekmeği ve kâseyi görmemiz ve tatmamız, Kutsal Ruh’un gücü ve işleyişi ile bizleri bereketler (kutsal sevgiyi hatırlatır; imandan emin kılar; günahı dizginlememiz için bizleri yeniler).Bu sofraya katılmamız, Mesih’in çarmıhta günahlarımız ve suçlarımız için bir kurban kuzusu misali, bedeninin parçalanıp kanının günahlarımızın affı için döküldüğünün tekrar hatırlanması ve iman ile bunun kabul edilmesi anlamına gelir.Bu yaşamda ekmekle beslendiğimiz gibi, bölünen ekmek ve paylaşılan kâse, Mesih’in çarmıhta yaptığı işin, canımızı sonsuz yaşam için besleyip ve tazelediğinden bizi emin kılar.Bizler iman ile bu sofraya katıldığımızda, Mesih’in bütün acılarını ve ölümünü kabul etmiş oluruz; çarmıh aracılığı ile günahların affı ve sonsuz yaşam armağanı aldığımızı kabul etmiş oluruz (Yuhanna 6:35, 40, 50-54). Ekmek ve kaseden almakla, Mesih’in işlerinden Kutsal Ruh bizleri emin kılar ve imanımızı güçlendirirBu sofrada Kutsal Ruh aracılığı ile Mesih’teki paydaşlıkta güçleniyoruz. Mesih ile olan birleşmişliğimizi güçlendiriyoruz (Yuhanna 6:55-56, I.Korintliler 12:13). Mesih’le olan bu paydaşlığımız, bizleri kilise ailesindeki diğer üyelerle olan paydaşlığa bağlamaktadır.Böylece bu sofrada bir gün Mesih’le birlikte yaşayacağımız sonsuzluğa bakarız (Yuhanna 6:56-58; 15:1-6, Efesliler 4:15-16, I.Yuhanna 3:24). Gözlerimiz Mesih’in ikinci gelişine çevrilmiş olarak bizler imanda, umutta, sevgide yenileniriz.Bölünen ekmeği yiyip kâseden içmekle, Mesih kendi bedeni ve kanıyla halkını yenileyip güçlendireceğini vaat ediyor. Çünkü ekmeği verirken “benim bedenim,” kaseyi verirken “benim kanım” demiştir (I.Korintliler 11:23-26).Bizler bu sofraya her katıldığımızda, Tanrı’nın antlaşma vaadi kendisini bizlere tekrar sunar (I.Korintliler 10:16-17).Ekmeği verirken “Mesih’in bedeni” kaseyi verirken “Mesih’in kanı” ifadelerini kullanırız (Matta 26:26-28). Ancak ekmek ve şarap Mesih’in gerçek bedenine ve kanına dönüşmez. Mesih’in bedeninden beslenme şeklimiz ağzımızla değil, iman aracılığı iledir.Bu sakramentte ekmek ve şarap Tanrı’nın lütfunun işareti olarak verilir (Çıkış 13:1-16, I.Korintliler 10:1-4); sofradan aldığımız pay Müjde’nin vaadi ile birlikte bize verilir; ve Kutsal Ruh iç varlığımızda ekmek ve kaseden pay almamızla özel bir şekilde çalışır; bizlerde Mesih’in işlerini onaylar, bizleri Mesih’in işinden ve Müjde’nin vaadinden emin kılar (Efesliler 5:26, Titus 3:5). Mesih ekmek ve kaseyi Yeni Antlaşma’nın gereği olarak sunarken, bizleri dünyasal anlamda besleyen şeyleri kullanıyor; bu şekilde Kutsal Ruh aracılığı ile canlarımızdaki açlığı Mesih’in beslediğini bize yeniden gösteriyor (Yuhanna 6:51, 55).Böylece bizler her sofraya yaklaştığımızda, Mesih’in bedeni ve kanına paydaş olmuş (kurtulmuş) kimseler olduğumuzdan Kutsal Ruh bizi emin kılıyor (I.Korintliler 10:16-17; 11:26).[1] İnsanın beş duyusu olduğunu hatırlayal

İman Yolculuğuna Başlangıç̧Hristiyan iman yaşamına dair temellerin gözden geçirilmesi hakkında bir çalışma25-) Konu: Rab’bin Sofrası SakramentiSakramentler hakkındaki düşüncelerimizi gözden geçirirsek, Tanrı’nın bizi iyi bildiğini; bizler günahlı, zayıf, güçsüz kimseler olduğumuz için, bedeli ödenemeyecek bir sevgi ile Tanrı’nın bizleri kurtardığını daima hatırlayalım diye, Tanrı sakramentleri düzenlemiştir.Tanrı bizleri imanda güçlendirmek ve kurtarışından emin kılmak için duyularımıza[1] sessiz bir şekilde ayrıca konuşmayı seçmiştir. Sakramentler bu yüzden vardır.Rab’bin sofrası sakramenti, Mesih’in çarmıhta bizler için kurban oluşunu hatırlatır; ve O’nun bütün bereketlerini iman ile paylaştığımızı gösterir. Bu yüzden bölünen ekmeği ve kâseyi görmemiz ve tatmamız, Kutsal Ruh’un gücü ve işleyişi ile bizleri bereketler (kutsal sevgiyi hatırlatır; imandan emin kılar; günahı dizginlememiz için bizleri yeniler).Bu sofraya katılmamız, Mesih’in çarmıhta günahlarımız ve suçlarımız için bir kurban kuzusu misali, bedeninin parçalanıp kanının günahlarımızın affı için döküldüğünün tekrar hatırlanması ve iman ile bunun kabul edilmesi anlamına gelir.Bu yaşamda ekmekle beslendiğimiz gibi, bölünen ekmek ve paylaşılan kâse, Mesih’in çarmıhta yaptığı işin, canımızı sonsuz yaşam için besleyip ve tazelediğinden bizi emin kılar.Bizler iman ile bu sofraya katıldığımızda, Mesih’in bütün acılarını ve ölümünü kabul etmiş oluruz; çarmıh aracılığı ile günahların affı ve sonsuz yaşam armağanı aldığımızı kabul etmiş oluruz (Yuhanna 6:35, 40, 50-54). Ekmek ve kaseden almakla, Mesih’in işlerinden Kutsal Ruh bizleri emin kılar ve imanımızı güçlendirirBu sofrada Kutsal Ruh aracılığı ile Mesih’teki paydaşlıkta güçleniyoruz. Mesih ile olan birleşmişliğimizi güçlendiriyoruz (Yuhanna 6:55-56, I.Korintliler 12:13). Mesih’le olan bu paydaşlığımız, bizleri kilise ailesindeki diğer üyelerle olan paydaşlığa bağlamaktadır.Böylece bu sofrada bir gün Mesih’le birlikte yaşayacağımız sonsuzluğa bakarız (Yuhanna 6:56-58; 15:1-6, Efesliler 4:15-16, I.Yuhanna 3:24). Gözlerimiz Mesih’in ikinci gelişine çevrilmiş olarak bizler imanda, umutta, sevgide yenileniriz.Bölünen ekmeği yiyip kâseden içmekle, Mesih kendi bedeni ve kanıyla halkını yenileyip güçlendireceğini vaat ediyor. Çünkü ekmeği verirken “benim bedenim,” kaseyi verirken “benim kanım” demiştir (I.Korintliler 11:23-26).Bizler bu sofraya her katıldığımızda, Tanrı’nın antlaşma vaadi kendisini bizlere tekrar sunar (I.Korintliler 10:16-17).Ekmeği verirken “Mesih’in bedeni” kaseyi verirken “Mesih’in kanı” ifadelerini kullanırız (Matta 26:26-28). Ancak ekmek ve şarap Mesih’in gerçek bedenine ve kanına dönüşmez. Mesih’in bedeninden beslenme şeklimiz ağzımızla değil, iman aracılığı iledir.Bu sakramentte ekmek ve şarap Tanrı’nın lütfunun işareti olarak verilir (Çıkış 13:1-16, I.Korintliler 10:1-4); sofradan aldığımız pay Müjde’nin vaadi ile birlikte bize verilir; ve Kutsal Ruh iç varlığımızda ekmek ve kaseden pay almamızla özel bir şekilde çalışır; bizlerde Mesih’in işlerini onaylar, bizleri Mesih’in işinden ve Müjde’nin vaadinden emin kılar (Efesliler 5:26, Titus 3:5). Mesih ekmek ve kaseyi Yeni Antlaşma’nın gereği olarak sunarken, bizleri dünyasal anlamda besleyen şeyleri kullanıyor; bu şekilde Kutsal Ruh aracılığı ile canlarımızdaki açlığı Mesih’in beslediğini bize yeniden gösteriyor (Yuhanna 6:51, 55).Böylece bizler her sofraya yaklaştığımızda, Mesih’in bedeni ve kanına paydaş olmuş (kurtulmuş) kimseler olduğumuzdan Kutsal Ruh bizi emin kılıyor (I.Korintliler 10:16-17; 11:26).[1] İnsanın beş duyusu olduğunu hatırlayal

5 Min.