
210 episodes

FilmLoverss Radyo FilmLoverss
-
- TV & Film
-
-
4.4 • 36 Ratings
-
Sinema gündemini yakından takip ediyor, artık düşüncelerimizi hazırladığımız podcast programlarımızla da paylaşıyoruz!
-
İki Film Arası #14 Ali Ercivan'la Festival Anıları
Paribu'nun katkılarıyla hazırlanan İki Film Arası'nın yeni bölümünde Emre Eminoğlu'nun konuğu Ali Ercivan oldu.
İkili, Filmekimi deneyimleri üzerine sohbet etti.
Editör: Enzel Yılmaz
Kurgu: Abdurrahim Kınıklı -
Epilog #4 Filmekimi, Antalya Film Festivali, The Last Duel, Dave Chappelle’in “Closer”daki Transfobik Söylemleri
Epilog’da bu hafta Zeynep Pınar Uçar ve Erhan Tan’ın gündeminde Filmekimi’nde izledikleri filmler, Antalya Film Festivali ve ödül töreninde yaşananlar, Ridley Scott’ın yeni filmi The Last Duel ve Dave Chappelle’in “Closer” isimli son gösterisindeki transfobik söylemlerin etkisi vardı.
Editör: Ant Arın Şermet
Kurgu: Çağrı Akoğlu -
İki Film Arası #13 Tunç Şahin'le Festival Anıları
Paribu'nun katkılarıyla hazırlanan İki Film Arası'nın yeni bölümünde Emre Eminoğlu'nun konuğu yönetmen Tunç Şahin oldu.
İkili, hem Filmekimi hem de Antalya Film Festivali anıları üzerine sohbet etti.
Editör: Enzel Yılmaz
Kurgu: Abdurrahim Kınıklı -
Epilog#3 Filmekimi Partisi, Pedro Almodovar’ın İlk İngilizce Filmi, House of the Dragon, HBO Max’in Türkiye’ye Gelişi
Epilog'un bu bölümünde Zeynep Pınar Uçar ve Erhan Tan'ın gündeminde Pedro Almodovar’ın çekeceği ilk İngilizce film, Game of Thrones’tan bir spin-off “House of the Dragon”, dur durak bilmeyen yeni Dune fragmanlarının sonuncusu, Filmekimi partisi ve HBO Max’in Türkiye pazarına girişi var.
Editör: Ant Arın Şermet
Kurgu: Çağrı Akoğlu -
İki Film Arası #12 Oğuzhan Durmuş'la Festival Anıları
Emre Eminoğlu'nun hazırlayıp sunduğu İki Film Arası, Filmekimi Özel Serisi Antalya Film Festivali Özel Bölümü ile yayında.
Özel bölümün konuğu Oğuzhan Durmuş ile hem Filmekimi hem de Antalya Film Festivali deneyimleri üzerine sohbet ediyorlar.
Editör: Enzel Yılmaz
Kurgu: Abdurrahim Kınıklı -
Sepet #29 No Time to Die, The Power of the Dog
Enzel Yılmaz ve Muhammed Özçelik'in sinema ve televizyon gündemini harmanlayarak hazırladıkları Sepet'in yeni bölümü yayında!
İkili, James Bond serisinin Daniel Craig'li son filmi No Time to Die ve Jane Campion'ın uzun bir aradan sonra yönetmen koltuğuna oturduğu The Power of the Dog filmi hakkında konuşuyor.
Editör: Enzel Yılmaz
Kurgu: Abdurrahim Kınıklı
Customer Reviews
İyi de...
Güzel bir podcast, Ajans’ı son bölümlerinden ilk’e doğru dinlemeye başladım, ilk bölümlere gittikçe soğumaya başladım, Utku isimli arkadaşın doğal olacağız diye bir tarafını yırtmaya çalışmaları, ağzında yemek varken zorlama konuşmalar, özellikle 11. Bölümü devamlı müzikle keserek ergen şakalarıyla bölümün içine etmeler ( ki alkolün de baya etkisi var ve yayındaki diğer arkadaşları da pek hoşnut değil bu durumdan) filan. Bir de Utku’ya biri bir zahmet Fleebag ve Good Fellas’ın nasıl telaffuz edildiğini anlatırsa sevinirim.
İzleyici Sayısı
Ajansın yeni formatı başladığından beridir konu olarak denk geldi sanıyorum; sık sık bilet fiyatlarına atıf yapıyorsunuz ama örneğin atlas sineması halk günü 14 TL, özdilek avm halk günü 17 TL. Bu yüksek bilet algısını anlamadım, sigaradan ucuz sinema bileti var ama aramaya emek verilirse. Hatta ben Knives Out / Bıçaklar Çekildi filmini vizyona girdiği hafta Kanyon Cinemaximum’ da 14,50 TL’ ye seyrettim arthouse olarak değerlendirildiği için. Tabii sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Sinema bileti sizce kaç lira olmalı? Bir insan cebindeki 20 TL ile sinemaya gitmeyip başka bir şey yapmaya karar verdi ise neden suçlusu Cem Yılmaz ya da Şahan Gökbakar’ ın omuz verdiği sinema yasası oluyor? İki film toplamda neden 7.Koğuştaki Mucize’ den daha az izlendi o zaman? Ben sinemada ayda ortalama 6 film izliyorum, arthouse ve nitelikli gişe filmi olmasına özen gösteriyorum. Çünkü sinema benim için bir hobi değil daha çok bir tercih. Ben “sinema filmi sinemada izlenir”ciyim ve bu sebeple “Netflix’ e düşsün izleriz” ya da “torrentten izleriz” diyenlere üzülmüyorum. Herhangi bir sanat dalının/eserinin genele hitap etme zorunluluğu olmadığını düşünüyorum ve bu sebeple sinemanın da kolay ulaşılabilir (ya da şu anki durumdan daha kolay ulaşılabilir) olmasına gerek olmadığı fikrindeyim. Bence, bilet fiyatları 5 TL de olsa, sinema filmini sinemada seyretmeye gerek duymayan insan, sinemaya yine gelmeyecektir. AKP dönemi yasalarının hepsi gibi sinema yasasının da elde kalacak çok yeri var ama düşen izleme sayısını bilet fiyatlarına, bilet fiyatlarını da bu yasaya bağlamak, sinemada film izlemeyi tercih etmek yerine başka bir aktiviteye zaman ya da para harcayan kitleyi tanımlamıyor kanımca.
Bir de “appreciate etmek” nedir lütfen artık ya! Kullanmasanız da olacak olan çok fazla İngilizce kelime kullanıyorsunuz.
Utku reisin askerleriyiz
Utku reis gene yargi dagitiyor :) yeminle gaza getiriyor bu adamin ana akim ve marsa karsi olan hıncı