1,619 episodes

Mevlana Takvimi günlük takvim yazıları

Mevlana Takvimi Mevlana Takvimi

    • Religion & Spirituality

Mevlana Takvimi günlük takvim yazıları

    EN SON YOK OLACAK MEZHEB: HANEFÎ MEZHEBİ - 18 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    EN SON YOK OLACAK MEZHEB: HANEFÎ MEZHEBİ - 18 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    Ebû Hanîfe (r.a.) tâbiîlerinin çokluğu ve mezhebinin
    dünyanın dört bir tarafına yayılmasıyla diğer imâmlardan
    ayrılır. Dünyanın yarısı, hatta üçte ikisi ona tâbi olmuştur.
    Ebû Hanîfe (r.a.)’in mezhebi, tedvin (toplayıp kitap haline
    getirme) açısından da mezheblerin ilkidir.
    İmâm-ı Şa‘ranî (r.âleyh), el-Mizan isimli eserinde şöyle der: “Ebû Hanîfe (r.a.)’in mezhebi, mezheblerin içinde
    ilk tedvin edilen ve bazı keşif ehli kimselerin ifâde ettiği
    üzere en son yok olacak olan mezhebdir. Allâhü Te‘âlâ
    onu dîni ve kulları için imâm olarak seçmiştir. Ebû Hanîfe
    (r.a.)’in ardından gidenler kıyâmete kadar asırdan asıra
    artarak devam edecektir. Bu mezhebe mensup kimse,
    girmiş olduğu bu yoldan çıkması için hapsedilip dövülse
    bile bu isteğe boyun eğmez. Allâh (c.c.) ondan, ardından
    gidenlerden ve hem kendisine ve hem de diğer imâmlara
    karşı edeb ve terbiye sınırları içinde kalanlardan râzı olsun.”
    Şa‘ranî (r.âleyh), el-Mîzân’ın başka bir yerinde ise şöyle der: “Yüce Allâh dînin kaynağına ulaşmayı bana bahşedince bütün mezheblerin aynı kaynaktan beslendiğini
    ve dört imâmın mezheb derelerinin gürül gürül aktığını ve
    yokolup gitmiş mezheplerin tümünün birer taşa döndüklerini gördüm. Deresi en uzun olan âlimin Ebû Hanîfe (r.a.)
    olduğunu müşâhede ettim. Sonra sırasıyla Mâlik, Şâfiî,
    Ahmed b. Hanbel (r.a.e.) gelmektedir. Bu müctehîdlerin
    içinde deresi en kısa olan Dâvûd (r.âleyh)’in mezhebi olan
    zâhiriyye mezhebidir. Dâvûd’un mezhebi hicrî V. asırda
    yok olup gitmiştir. Ben bunu, adı geçen imâmların mezheblerine göre amel süresinin uzunluğu veya kısalığına
    yordum. Keşif ehli kimselerin söylediklerine göre Ebû
    Hanîfe (r.a.)’in mezhebi nasıl ilk tedvin edilen mezhep olmuşsa aynı şekilde en son yok olup gidecek mezhebdir.”
    (Misvâk Neşriyât, İmâm-ı Azam Ebû Hanîfe (r.a.)’in Hadis İlmindeki Yeri, s.65-67)

    • 2 min
    KIYÂMET GÜNÜ ALLÂH (C.C.)’UN TEMİZE ÇIKARMAYACAĞI KİMSELER - 17 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    KIYÂMET GÜNÜ ALLÂH (C.C.)’UN TEMİZE ÇIKARMAYACAĞI KİMSELER - 17 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    Allâhü Teâlâ buyurdu. “Yeryüzünde kibr ü azametle
    yürüme. Çünkü ne kadar bassan da arzı cidden
    yaramazsın, boyca da asla dağlara eremezsin.” (İsra s. 37)
    Resûl-i Ekrem (s.a.v.) buyurdu: “Üç kimse var ki, Allâh
    (c.c.) kıyâmet gününde onlara konuşmaz, onlara nazar
    buyurmaz, onları temize çıkarmaz. Onlar için cehennem
    kesindir. 1. Elbisesini sürüyen, 2. Yaptığı iyiliği başa kakan, 3. Yalan yeminle metaını sürümlendiren.”
    Bir hadîste de şöyle buyurulmuştur. “Geçmiş zamanda
    bir adam kendine gurur veren bir elbise içinde kurularak
    yürüyordu. Başını taramış kibirli kibirli yürürken yere batırıldı. O, Kıyâmet Günü’ne kadar bağırarak, deprenerek
    yerin dibine girecektir.”
    Resûlullah (s.a.v.) buyurdu. “Her kim kibirle elbisesini
    sürürse Kıyâmet gününde Allâh (c.c.) ona nazar buyurmaz.” Nebiyyi muhterem (s.a.v.) buyurdu. “Sarkıtmak, izar
    yani kaftan ve sarıktadır. Her kim kibirlenerek bunlardan
    az bir şeyi yerden sürürse Allâh (c.c.) kıyâmet gününde
    ona bakmaz.”
    Resûlullah (s.a.v.) buyurdu. “Mü’minin izarı iki baldırının
    yarısına kadardır. Topuklarla baldırı arasındaki kısım arasını uzatmakta bir sakınca yoktur. Ama topuklardan aşağı
    sarkan ateştedir.” Bu uzatma mevzuu umumîdir. Gömlek,
    elbise, cübbe, kaftan, ferace... gibi bütün giysilere şâmildir.
    Ebû Hüreyre (r.a.)’in şöyle bildirdiği rivâyet edilmiştir: “Geçmiş
    zamanda bir adam elbisesini sarkıtmış bir halde namaz kılıyordu. Allâh’ın Resûlü (s.a.v.) o adama: “Git abdest al” dedi.
    Adam da gitti abdest aldı, biraz sonra geldi. Tekrar: “Git abdest al” buyurdu. Bir adam, “Ey Allâh’ın elçisi, neden ona abdest almasını buyurdun. Sonra ona hiç bir şey söylemedin?”
    Resûlullah (s.a.v.) buyurdu. “Çünkü o elbisesini sarkıtarak namaz kılıyordu. Allâhü Teâiâ izarını sarkıtarak namaz
    kılan bir adamın namazını kabul etmez.” buyurdu.
    (İmâm Şemsüddin ez-Zehebî, İslâm Şeriatinde Büyük Günâhlar, s.193)

    • 2 min
    KADIN VE CAMİ - 16 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    KADIN VE CAMİ - 16 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    Peygamber (s.a.v.) Efendimiz döneminde kadınların
    mescide gelip namâz kıldıklarına dair rivayetlerin bulunduğu bir hakikâttir. Ancak, sahabe kadınlarının tesettüre
    ve mahremiyete ne denli uyduklarını, hangi kıyafetlerle
    cemaate iştirâk ettiklerini de belirtmek gerekir.
    O dönemde sabah namâzı gecenin karanlığında kılınır
    ve kadınlar bu karanlık içinde tanınmazdı. (Buhari) Ayrıca
    Peygamberimiz (s.a.v.), kadınların dağılması için sahabesiyle bekler, daha sonra kalkar ve dağılırlardı. (Buhari)
    Günümüz mescitlerinde bu uygulamanın uygulanabilir olduğunu söylemek mümkün müdür?
    O dönemde erkek ve kadınların mescide giriş ve çıkış kapıları da ayrılmıştı. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz
    bir keresinde “Şu kapıyı kadınlara ayırsak nasıl olur”
    buyurdular. Bu sözden sonra İbn-i Ömer (r.a.)’in kadınlara
    tahsis edilen bu kapıdan ölünceye kadar tek bir kez girdiği
    görülmemiştir. (Ebû Davud) Başka bir rivayette ise Hz. Ömer
    (r.a.) insanları kadınların girdiği kapıdan girmeye alıkoyuyordu. (Ebû Davud) Bugünkü mescitler de görülen manzara
    ile şu rivayetlerin farkını görmemek mümkün değildir.
    Günümüz şartlarında erkeğin ilgisini çeken “koku sürünmek, tesettüre uymamak, aynı kapıdan girmek, erkeklerin görebileceği mekânlarda kılmak” gibi yanlış durumlara düşen hanımların camilere teşvik edilmesi doğru
    değildir. Ayrıca hanımların camilere gitmelerini gerektirecek ne dinî, ne mantıkî ne de toplumsal hiçbir gerekçe
    yoktur.
    Kur’an-ı Kerim, annelerimiz olarak nitelediği peygamber hanımlarından bir şey istediğinde perde arkasından
    istenmesini emir buyurmuştur. Hikmet olarak da “Bu,
    hem sizin kalpleriniz hem de onların kalpleri için daha
    temiz bir davranıştır” (Ahzab s. 53) buyurmaktadır.
    (Basından Derleme)

    • 2 min
    PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.)’İN ANNESİNİN VEFÂTI SIRASINDA ZUHUR EDEN ALÂMETLER - 15 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.)’İN ANNESİNİN VEFÂTI SIRASINDA ZUHUR EDEN ALÂMETLER - 15 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    Ebû Nuaym (r.a.) şöyle rivayet eder: “Ben, Amine’nin
    vefâtı ile neticelenen hastalığa yakalandığı zaman, onu
    gördüm. Amine, büyük bir üzüntü ve hasretiyle oğlu
    Muhammed (s.a.v.)’in yüzüne baktı ve sonra şunları
    söyledi:
    “Ey oğlum! Allâh (c.c.) seni mübarek kılsın! Sen ki,
    çok nimetler ihsan edici Allâh (c.c.)’un yardımı ile ve adına yüz deve kesilerek kurtulmuş bir babanın evladısın!
    Baban Abdullah’a çıkmıştı kurâ da, yerine bu yüz deve
    fedâ edilmişti. Oğlum, eğer rüyâda gördüğüm aynen
    çıkarsa, muhakkak sen insanlara peygamber olarak
    gönderileceksin. Celâl ve ikram sahibi Allâh tarafından
    seçilmiş olacaksın. Mekke’de ve Mekke’nin dışında hakikati ortaya çıkarmakla ve İslâm’ı kullara tebliğ etmekle
    mükellef bulunacaksın. İslâm ki, senin atan ve büyük
    insan İbrahim (a.s.)’ın dînidir; İbrâhim ki, ne kadar iyi
    bir kuldur. Oğlum ben seni böyle görüyorum ve insanlara uyarak putlara saygı göstermekten seni sakındırıyorum! Şüphesiz her yaşayan ölür! Her yeni eskir, her
    genç kocar. İşte ben ölüyorum, fakat adım bakî kalacak!
    Ben, insanlara büyük bir hayır bırakıyorum, ben senin
    gibi tertemiz bir çocuk dünyaya getirmişim!” Bunları ifade etti ve sonra oracıkta vefât eyledi.”
    Cinlerin, Amine gibi büyük bir kadın için yas tutup
    ağladıklarını duyuyor ve onların şöyle dediklerini işitiyorduk: “Bizler, Amine gibi büyük bir kadının vefâtına
    ağlıyoruz!” “Bu güzellik ve yüksek iffet sahibinin acısıyla
    içimizi dağlıyoruz!” “Öyle bir kadın ki, oğlu âhir zamanın
    peygamberi olacak!” “Öyle bir peygamber ki, minber’i
    Medine’de kurulacak.”
    (Celaleddin es-Suyuti, Peygamberimizin Mucizeleri ve Büyük Özellikleri, s.143)

    • 2 min
    ORUÇ KEFFARETİ NASIL ÖDENİR? - 14 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    ORUÇ KEFFARETİ NASIL ÖDENİR? - 14 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    Oruç keffaretini yerine getirmek sırası ile üç şeyden
    birisiyle olur. Şöyle ki; bunlardan birincisine gücü yettiği
    takdirde ikinci veya üçüncü ile bunun edâsı caiz olmadığı
    gibi, ikinciye gücü yettiği takdirde de üçüncü ile edâsı caiz
    olmaz. Sırasıyla bunlar:
    1. Bir köle azat etmek 2. İki kameri ay art arda oruç
    tutmak 3. Altmış fakiri sabah-akşam yedirmek
    Hadisi Şerif’te Peygamber (s.a.v.) Efendimiz ile bir
    Arabî arasında şu konuşma geçer: “Azat edeceğin bir
    köle bulabilir misin?” “Hayır” dedi. “O halde iki ay peş
    peşe oruç tut.” “Güç yetiremem” dedi. “O zaman (sabah-akşam) altmış fakiri doyur.” (Dârekutnî)
    Oruç keffaretini edâ edebilmek için köle bulunamaması durumunda iki kameri ay, kameri aylar hesaplanamayacaksa altmış gün peş peşe oruç tutulur. Fakihler bu
    oruçların peş peşe tutulması gerektiği hususunda ittifak
    etmişlerdir. (el-Mebsût)
    Şayet kameri aylara göre iki ay peş peşe oruç tutsa
    ve iki kameri ayın sayısı altmış günü bulmazsa keffareti
    sahih olur. Keffaret oruçları kâmil oruç olarak mükellefin
    zimmetinde sabit olduklarından aralarına oruç tutulması
    yasak olan bayram günleri girecek olursa tekrar yeniden
    keffaret tutması gerekecektir. Zira bayram günlerinde tutulan oruçlar nakıs oruçlardır. (Tebyinu’l Hakâik)
    Keffareti edâ eden kişi özürlü veya özürsüz olarak
    keffaret tuttuğu günler arasında oruç tutmayı bir gün terk
    edecek olursa yeniden keffaret tutması gerekecektir. Bu
    hükümden kadınların aybaşı olmalarından dolayı oruç
    tutamama durumları istisna edilmiştir. Zira aybaşı olmaları durumunda keffaret orucuna ara verip temizlendikten
    sonra ara vermeksizin oruca devam etmeleri gerekmektedir.
    (Sualli-Cevaplı İslâm Fıkhı, c.3, s.356-358)

    • 2 min
    KIYÂMET ALÂMETLERİ - 13 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    KIYÂMET ALÂMETLERİ - 13 NİSAN 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

    Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre Hz. Peygamber
    (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “İki büyük ordu birbiri ile savaşmadıkça kıyâmet kopmayacaktır. Bunların her ikisi
    de aynı davayı ileri sürdüğü halde, aralarında büyük bir
    savaş olacaktır. Yine kıyâmet öncesinde otuza yakın yalancı deccaller türeyecek, bunların hepsi Allâh (c.c.)’un
    peygamberi olduklarını iddia edecekler. İlim yok olacak,
    insanlar yüksek binalar yapmak yarışında bulunacaklar.”
    Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre Resûlullâh (s.a.v.) şöyle
    buyurmuştur: “Âhir zamanda, dünyanın son zamanında
    genç yaşta, aklı kıt kimseler çıkacaktır. Bunlar Kur’an’ı
    okurlar, fakat okudukları boğazlarını geçmez. Yaratılmışların en hayırlısının, Peygamber’in sözünden söylerler. Bunlar ok’un yaydan çıktığı gibi dinden çıkarlar.”
    Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyet edildiğine göre Resûlullâh
    (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Zifiri karanlık gibi fitneler
    meydana gelmezden önce bir takım hayırlı işler yapmaya girişiniz. O fitneler çıktığı zaman, adam akşamleyin müslüman, sabahleyin kâfir olacak, dünyalık eşya
    karşılığında dinini satacaktır.” Enes b. Mâlik (r.a.) Hz.
    Peygamber (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu söylemiştir: “İlmin kaldırılması, yok olması, cahilliğin ortaya çıkması,
    zinanın yaygınlaşması, şarabın içilmesi, kadınların çoğalıp erkeklerin azalması, kıyâmet alâmetlerindendir. O
    derecede ki, 50 adet kadını yöneten bir erkek olacaktır.”
    Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: “Resûlullâh (s.a.v.) buyurdular
    ki: “Zaman yakınlaşmadıkça kıyâmet kopmaz. Bu yakınlaşma öyle olur ki, bir yıl bir ay gibi, ay bir hafta gibi,
    hafta da bir gün gibi, gün saat gibi, saat de bir çıra tutuşması gibi kısa olur.” (Tirmizî)
    Bunlar ve benzeri hadis-i şerifler, bu ümmette Peygamber (s.a.v.)’den sonra olacak şeyleri haber vermektedir.
    (İmâm Şatıbi, el-İ’tisam, c.2, s.99)

    • 2 min

Top Podcasts In Religion & Spirituality

The Bible in a Year (with Fr. Mike Schmitz)
Ascension
The Bible Recap
Tara-Leigh Cobble
Girls Gone Bible
Girls Gone Bible
Standard of Truth
Dr. Gerrit Dirkmaat
In Totality with Megan Ashley
Megan Ashley
Curiously Kaitlyn
Kaitlyn Schiess