Yoldayız Geliyor Musun?

Merhaba, Ben Bakudenim, sizi de Almanyadan dinliyorum. Hayatimin öyle bir döneminde buldum ki bu Podcastlari, ne kadar ihtiyacim vardi anlatamam. Her gun 1ini dinliyorum ve bitince cok uzulecegimi biliyorum. Sizi cok seviyorum ve tüm social networks lerde izliyorum 🤗❤️🎈

Hislerin hakkında konuştuğunda kendimi sıkça görüyorum açık konuşup bana kendimi hatırlattığın için teşekkür ederim! İyiki varsın💜

Sevgili Ece, Böyle güzel, kapsamli ve bilgilendirici „podcast“leri kaydettigin icin cok tesekkurler. Tüm bölümleri severek dinliyorum. Kücük bir elestiride bulunmak istiyorum, göz önünde bulundurup, degistirmeye calisirsan cok sevinirim. Biliyorum ki egitimini yurtdisinda aldin ve konustugun konularin terminolojisi Ingilizce kökenli. Fakat (özellikle erkek arkadasin Can ile olan bölümde) sürekli Ingilizce kelimeleri kullanman cok „egreti“ kaliyor. Uzun yillardir yurtdisinda yasadigimdan benim günlük dilim Ingilizce, yine de yayinladigin bölümleri dinlerken sürekli yarim yamalak Ingilizce ifadeleri kullanman (ya da konuklarinin kullanmasi) kulagima pek hos gelmiyor. Belki benim gibi dusunen baska kisiler de vardir. Lütfen bunu yapici bir elestiri olarak gör. Niyetim seni üzmek ya da „iyy kötü“ gibi etiketlemelerde bulubmak degil. Sevgiler, Yağmur

11 Mart bölümü en sevdigim bölüm oldu sanirim. Kendinizi sonlara dogru mükemmel bir seansta buluyorsunuz ve Ece bunu size öyle güzel sagliyor ki podcast sona erdiginde mütesekkir hissediyosunuz. ❤️ Yolun acik olsun Ece 🍀