![](/assets/artwork/1x1-42817eea7ade52607a760cbee00d1495.gif)
28 episodes
![](/assets/artwork/1x1-42817eea7ade52607a760cbee00d1495.gif)
Hüsnükabul Açık Radyo 95.0
-
- News
Hüsnükabul programı insanların "öteki” ile (başkalarıyla) ile olan biraradalık ilişkilerini tartışan bir radyo programı. Kalıcılık ve geçicilik, içerme ve dışlama, kamusal ve özel, misafir ve ev sahibi kavramlarına mültecilik perspektifinden hak temelli olarak yaklaşıyor. Hazırlayan ve sunan: Ferhat Kentel, Taha Elgazi, Waseem Ahmad Siddiqui
-
Doğruyu söylememek, Doğruyu saklamak, Doğru olanı ortadan kaldırmak: Demokrasinin Kırılganlığı ve Göçmen hak ihlalleri üzerine değerlendirme
Yale Üniversitesi'nden tarihçi Timothy Snyder, The American Abyss adlı makalede, "doğruyu söylememek" (not telling the truth), doğru olanı saklamak, doğru olanı susturmak, doğru olanı inkar etmek gibi tüm bu meselelerin demokrasinin kırılganlığına (fragility of democracy) işaret ettiğini söylüyor. Yarınki yayında niyetim bu "doğruyu söylememe" durumunu ele almak olacak çünkü korku, güven ve "nefretin" yaygın olduğu yer olduğunu seziyorum. Burada en temel ama en elzem soru doğru olanı nasıl konuşabileceğimizi sormak gibi görünüyor. Dolayısıyla başından beri sorduğum soru, tüm bu meseleler hakkında nasıl konuşabiliriz? Konuşmanın ihtimallerimiz nedir? Yarın aynı zamanda bir konuğumuz olacak, Üveys Hummus. Üveys ile geçen hafta 20 Haziran Mülteciler Günü'nün ilk basın açıklamasında beraberdik. Dolayısıyla yarın Üveys ile GGM'deki hak ihlalleri, eğitim hakkı ve çocuk işçi hakları konularına odaklanmaya çalışacağız. Son olarak, eğer zaman izin verirse, Sudan'daki son durumu daha açıklayıcı bir şekilde ele almak istiyorum. Şu anda Sudan'da 143 bin kişi yerinden edilmiş durumda. Sessizliğin en hakim olduğu bir yer...
-
Apaçık Bir Kayma: Avrupa Parlamentosu Seçimleri ve Göçmen Karşıtı Milliyetçiler Avrupa Çapında Zemin Kazanıyor
Dün gece Libya'da 12 sığınmacı Akdeniz'de - uluslararası sularda - boğularak hayatlarını yitirdi. Akdeniz, artık rutin olarak göçmenler için bir mezarlık haline geldi. Hatırlayacağınız üzere Hannah Arendt, Kötülüğün Sıradanlığı adlı kitabında bu tür kötülüklerin 'rutin' hale geldiğini söylerdi. Böylesi her gün yaşanan ölümler artık kötülüğü sıradanlaştırıyor, ölümü sıradanlaştırıyor, rutin haline getiriyor. Öyle ki artık onu görmüyoruz...
Avrupa Parlamentosu'nda seçimler yapılırken, aşırı sağın bu konulara göz yumması hem insan haklarının, hem de somut olmayan varlıkların yok edilmesine yol açıyor. Burada Avrupa Parlamentosu seçimlerinin neoliberal sisteme - görünmez sistem - çok doğrudan işaret ettiğini görüyorum.
Ahmet İnsel'in Ufuk Turu programında Ömer Madra'nın söylediğine çok benziyor: "Bu şekilde devam ederse, hepimizi etkileyecek."
Yarın ayrıca, üç yayından bu yana yapmaya - yön vermeye - çalıştığımız iklim mültecileri kavramı üzerine bir tartışma alanı yaratmaya çalışacağız: 2021 ve 2023'te Zürih Üniversitesi ve UNHCR tarafından yazılmış raporları, 'mitler' ve 'gerçekler' başlıkları altında aramızda tartışacağız. -
Neo-liberalizm demokrasiyi nasıl ortadan kaldırıyor?
Bu, Pierre Dardot ve Christian Laval tarafından yazılan bir kitapta yer alan bir soru; Bu kitap Ferda Keskin tarafından 2022 yılında sel yayınevinde çevrilmiştir. Son yayında neo-liberalizm, görünmez doktrin, görünmez sistem, iklim mültecileri gibi pek çok konuyu sorunsallaştırmaya çalıştık. Dolayısıyla bu konuya daha fazla odaklanabilmek -yön-vermek- için yarınki Hüsnükabul programımıza Ferda Keskin'i konuk olarak davet ettik. Ferda Keskin ile konuşacağımız diğer bir soru: "Mülteci durumlarını anlamak için neo-liberalizm nasıl "görünmez" bir şiddet içeriyor?" Burada sadece mülteci durumunu değil, aynı zamanda iklim mülteciliği -küresel ısıtma- gibi konuları da açacağız. Dolaysıyla, bu konuşmanın amacı, programımızı mültecilerin hak temelli seslerinin -tanıklıklarının- yanı sıra bu görünmez sistemin, neo-liberalizm doktrininin tarihsel bağlamını anlamak ve yaptığımız Hüsnükabul programımızı ilerde “yön-vermek” olacak. Böylesine 'yön-verme' sorumluluğumuz, gelecekteki yayınlarımızda iklim, çevre ve iklim mülteciliği durumunun tüm biçimleri hakkında tartışmak - bu görünmez sistemle - neo-liberalizm - yeni bir tartışma alanı yaratmak olacaktır.
-
Biz Daha İyi Bir Ölümü Hak Ediyoruz
Filistinli şair Mosab Abu Toha'nın 'Daha İyi Bir Ölümü Hak Ediyoruz' başlıklı şiiri, Filistin halkının yaşadığı derin acıları ve zorlukları çarpıcı bir şekilde dile getiriyor. Democracy Now! raporuna göre, İsrail'in Refah'taki mülteci kampına düzenlediği saldırıda 45 kişi hayatını kaybetti ve birçok ceset kömürleşti. Aynı zamanda, dünya liderlerine, Lübnan'daki Suriyeli mültecilere yönelik baskıların artmasıyla birlikte onları koruma çağrısı yapıldı. Avrupa Birliği'nde göçmen karşıtı kampanyalar devam ederken, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von Der Leyen, Lübnan'daki en savunmasız insanları desteklemek için 1 milyar Avroluk bir yardım paketi açıkladı. Türkiye'de ise düzensiz göçmenlerin sağlık hizmetlerine erişimi konusunda zorluklar yaşandığı bildirildi.
-
Wake-up Call: Doğu Afrika’da Devam Eden Seller ve Akdeniz’de Ölüm Trajedisi
Doğu Afrika’da haftalardır süren şiddetli yağışlar büyük sel felaketlerine neden olarak yüz binlerce insanı yerinden etti ve yüzlerce can kaybına yol açtı; Kenya Cumhurbaşkanı, ülkenin hiçbir bölgesinin bu tahribattan kurtulamadığını belirtti. Akdeniz’de, Libya’dan İtalya’ya göçmen taşıyan bir teknenin alabora olması sonucu yaklaşık 600 kişi hayatını kaybetti. Yunan mahkemesi, uluslararası sularda gerçekleşen bu faciada suçlanan dokuz Mısırlıyı yargı yetkisi olmadığı gerekçesiyle serbest bıraktı. Tunus'ta ise, hükümetin göçmenlere, sivil toplum savunucularına ve gazetecilere yönelik baskıları artarken, insan hakları örgütleri bu durumu şiddetle kınadı ve hükümetin eleştirilere tahammülsüzlüğünü vurguladı.
-
Odadaki Fil: İklim Değişikliğinin Ürkek Tehlikesi
Gözle görülür ama görmezden gelinen bir tehlike var: iklim değişikliğinin yıkıcı etkileri. O, oturma odasındaki görünmez fil gibi, herkesin gördüğü, duyduğu, hissettiği, hatta kokladığı bir gerçeklik. Ancak bu gerçekliğe karşı çekingenlik var; çünkü bu, rahatsızlık veren, utanç verici ve tartışmalı bir konu. Bu yayında, Doğu Afrika'dan Endonezya'ya, Afganistan'dan Kanada'ya kadar, şiddetli yağmurlar, seller, orman yangınları ve toprak kaymaları milyonlarca insanı nasıl yerinden edildiğine dair tartışma alanı yaratmaya çalışacağız.