395 episodes

Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.

Ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal

Yapay Zekadan Masallar Cagri Sarigoz - Podcasts

    • Kids & Family
    • 4.5 • 2 Ratings

Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.

Ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal

    Harikalar Diyarı'nda Paylaşmanın Sihri

    Harikalar Diyarı'nda Paylaşmanın Sihri

    Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.
    Siz de ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal



    Harikalar Diyarı'nda Paylaşmanın Sihri

    Bir zamanlar Harikalar Diyarı'nda minik bir kız çocuğu yaşarmış. İsmi Öykü'müş. Öykü, her zaman gülümseyen, sevgi dolu ve paylaşmayı seven bir kızmış. O, bu büyülü ülkede en yakın arkadaşı Elif Sinem ile birlikte oyunlar oynar ve maceralara atılırmış.

    Bir gün, Harikalar Diyarı'nda büyük bir şenlik düzenlenmiş. Her yer şarkılar ve kahkahalarla dolup taşarmış. Ancak şenliğin en büyük sürprizi, ışıltılı bir gökkuşağının sonunda gizlenen büyülü hazinemiş. Efsaneye göre bu hazine, bulan kişinin en büyük dileğini gerçekleştirebilirmiş. Ama bu hazineyi bulmanın tek bir yolu varmış: paylaşmak.

    Öykü ve Elif Sinem, hazinenin peşine düşmeye karar vermişler. İki arkadaş el ele verip, iz sürmeye başlamışlar. Yolda karşılarına çıkan her zorluğu birlikte aşmışlar ve birbirlerine destek olmuşlar. Ama her adımda, her bulmacayı çözmek ve her engeli aşmak için bir şeyleri paylaşmaları gerekiyormuş.

    Birinci bulmacayı çözmek için Öykü, en sevdiği oyuncağını bir ağacın altında bırakmış. İkinci engeli geçebilmek için Elif Sinem, baykuşa en güzel şarkısını söylemiş ve onu mutlu etmiş. Üçüncü sınavda ise, bir köprüyü geçebilmek için iki arkadaş, sırtlarındaki yiyeceklerini aç bir sincapla paylaşmışlar.

    Güneş batmak üzereyken, nihayet gökkuşağının sonuna ulaşmışlar. Ama orada onları bekleyen son sınav, en büyüğüymüş. Hazineye ulaşabilmek için en değerli varlıklarını, yani birbirlerinin dostluğunu paylaşmaları gerekiyor gibi gözüküyormuş. Öykü ve Elif Sinem bir an tereddüt etmişler ama sonra birbirlerine sıkıca sarılarak, "En büyük hazine bizim arkadaşlığımız" demişler.

    Ve işte o an, harikalar yaratmak için birlikte olduklarında, hiçbir şeyin imkansız olmadığını anlamışlar. Büyülü hazine birdenbire gözlerinin önünde belirmiş. Hazine, altın ya da mücevherlerle dolu değilmiş, ama çok daha değerli bir şey içeriyormuş: sevgi, neşe ve paylaşımın sonsuz gücü.

    Öykü ve Elif Sinem, bu sihirli deneyimden sonra Harikalar Diyarı'na dönmüşler ve hazineden öğrendikleriyle herkesle paylaşmak güzel olduğunu anlatmışlar. Arkadaşlar arasında paylaşmanın ve yardımlaşmanın, her zaman en büyük sihir olduğuna dair güzel bir ders vermişler.

    Ve böylece Öykü'nün harika macerası, paylaşmanın müthiş bir hediye olduğunu anlayarak mutlu bir sonla bitmiş. Çünkü Öykü ve Elif Sinem biliyorlarmış ki, paylaştıkça dünya daha da güzelleşiyor ve Harikalar Diyarı her zaman sihirli kalıyor.



    Bu arada, gönlünüzden koptuğunca aşağıdaki ödeme sayfası üzerinden projeyi desteklerseniz çok sevinirim.

    Her masalın belli bir maliyeti oluyor, bu maliyeti karşılayabilmek için masal başına 15 TL gibi bir rakam maliyeti karşılayabiliyor.

    https://donate.stripe.com/14kcP623k4aT0ogfYZ

    Şimdiden desteğiniz için çok teşekkür ederim. ✨

    Öykü ve Tarçın'ın Sihirli Dostluk Yolculuğu

    Öykü ve Tarçın'ın Sihirli Dostluk Yolculuğu

    Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.
    Siz de ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal



    Öykü ve Tarçın'ın Sihirli Dostluk Yolculuğu

    Bir zamanlar, serüvenler dünyasının en uçsuz bucaksız yeşil vadisinde, minik bir kız yaşardı. Adı Öykü'ydü. Öykü'nün kocaman bir hayal gücü ve onun kadar geniş bir kalbi vardı. En yakın arkadaşı ise, peluş oyuncakları arasında saklanmış bir köpek yavrusuydu. Tarçın adını verdiği bu sevimli köpek, Öykü'nün her anında yanındaydı.

    Öykü'nün en büyük hayali, gerçek bir maceraya atılmaktı. Bir gün, gökyüzünde parıldayan bir yıldızın düşüşünü izlerken, dileğini fısıldadı. "Keşke, Tarçın'la birlikte büyük bir macera yaşayabilsek." Ve o gece, yıldızların altında, dileği gerçek oldu. Tarçın birdenbire canlandı ve Öykü'yle konuşmaya başladı.

    Ertesi sabah, Öykü uyanır uyanmaz Tarçın'a sarılarak onunla konuştuğunu hatırladı. Hayal mi gerçek mi olduğundan emin olamasa da, içinde tuhaf bir heyecan vardı. Tarçın, "Öykü, beni takip et. Sana göstereceklerim var," dedi ve pencereden dışarı atladı.

    Öykü, hemen peşinden koştu ve serüvenler dünyasına giden gizli yolu buldular. Yol boyunca, rengarenk kelebekler, şarkı söyleyen kuşlar ve dans eden çiçekler onları selamladı.

    Bir süre yürüdükten sonra, Hakan adında bir çocukla karşılaştılar. Hakan, Öykü'ye ve Tarçın'a gülümseyerek yaklaştı ve "Merhaba! Ben Hakan. Siz de bu büyülü dünyanın keşfine çıkmış olmalısınız," dedi.

    Üçlü, birlikte yola devam etti. Öykü, Hakan'ın çok iyi bir arkadaş olabileceğini düşündü. Ancak, yolda bazı zorluklarla karşılaştılar. Bir nehir onların yolunu kestiğinde, Tarçın cesaretle suya atladı ve Öykü'nün sırtında nehrin diğer tarafına geçtiler. Hakan ise, bir köprü yapmak için etrafta bulduğu dalları kullanarak onlara katıldı.

    Maceraları sırasında, Öykü ve arkadaşları, ormanda kaybolmuş küçük bir sincap buldular. Sincap, ağlamaklı gözlerle ailesini arıyordu. Öykü, ona yardım etmeye karar verdi ve hep birlikte sincabın ailesini aramaya başladılar. Yolda, sincabın izlerini takip ederek, onun ailesini buldular ve küçük sincap mutluluk içinde ağaçlarına koştu.

    Bu olay, Öykü ve Hakan'ın arasındaki dostluğu pekiştirdi ve Tarçın da bu güçlü bağın bir parçası oldu. Onlar, her zaman birbirlerine yardım etmeye ve birlikte zorlukların üstesinden gelmeye hazırdılar.

    Sonunda, serüvenler dünyasının en yüksek tepesine tırmanmaya karar verdiler. Bu, Öykü'nün hayal gücüyle oluşturduğu dünyanın en önemli yeri ve en büyük macera hedefiydi. Tırmanış zorlu geçti ama Öykü, Tarçın ve Hakan, birbirlerine destek olarak zirveye ulaştılar.

    Tepenin doruğunda, göz alabildiğine uzanan, muhteşem bir manzara vardı. Öykü, "İşte burası serüvenler dünyasının kalbi," diye fısıldadı. Havanın temizliği ve kuşların şarkıları, üç arkadaşın yüreklerini huzur ve mutlulukla doldurdu.

    Gün batımına doğru, Öykü, Tarçın ve Hakan, eve dönme vaktinin geldiğini fark ettiler. Her şey bir masal gibiydi ve şimdi gerçek dünyaya dönmeleri gerekiyordu. Ancak, Öykü artık biliyordu ki, bir sonraki macera için hayal gücünü kullanmaktan asla vazgeçmeyecek ve Tarçın ve Hakan'la olan dostluğu, her zaman yanında olacaktı.

    Serüvenler dünyasından ayrıldıklarında, Öykü'nün annesi onu sıcak bir kucaklaşmayla karşıladı. Öykü, annesine maceralarını anlatırken, gözleri pırıl pırıl parlıyordu. Tarçın ise, yine peluş bir oyuncak olarak rahat bir köşede uyuyordu.

    Öykü, o gece yatağına uzandığında, gülümseyerek uyudu. Çünkü o artık biliyordu ki, arkadaşlık en büyük serüvendir ve hayal gücünün sınırlarının ötesinde hep bir dostu olacaktı.

    Ve böylece,

    Ormanın Gizemi: Beren ve Kayıp Peri Dostu

    Ormanın Gizemi: Beren ve Kayıp Peri Dostu

    Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.
    Siz de ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal



    Ormanın Gizemi: Beren ve Kayıp Peri Dostu

    Bir zamanlar, derin ve sık ağaçlarıyla bilinen büyülü bir ormanın kenarında Beren adında bir kız yaşardı. Beren, maceraları seven, cesur ve meraklı biriydi. Onun en yakın arkadaşı ise, ormanın derinliklerinde gizli bir dünyada yaşayan bir peri olan Alara'ydı. Beren ve Alara, çoğu zaman ormanın gizemli dünyasını keşfeder, eski ağaçların fısıltılarını dinler ve gökyüzüne yükselen rüzgarın melodisini takip ederlerdi.

    Günlerden bir gün, Beren ormana gittiğinde Alara'yı bulamaz. Her zamanki buluşma noktalarında onun ışıltılı kanatlarının parıltısını göremez, neşeli kahkahasını duyamaz. Beren, Alara'nın kayboluşunun ardındaki sırrı çözmek için derin ormana doğru bir yolculuğa çıkar.

    Beren'in yol arkadaşı, güçlü ve asil bir at olan Karaduman'dır. Karaduman, Beren'in bu gizemli görevine canı gönülden katılmıştır. Onlar, ormanın en uzak köşelerine doğru yola koyulurlar. Geçtikleri yerlerde her türlü yaratıkla karşılaşırlar; kimi zaman sevimli sincaplar, kimi zaman ise gecenin hükümdarı baykuşlar.

    Yolculukları sırasında Beren ve Karaduman, bir dizi ipucu toplarlar. Alara'nın kanatlarından kopmuş minik ışıltılar, yol boyunca onlara rehberlik eder. Her bir ipucu, Alara'nın nerede olabileceğine dair küçük bir ışık tutar. Ancak orman, sadece güzelliklerle dolu değildir; tehlikeler de barındırır. İkili, karanlıkta pusuya yatan yılanlardan ve dikensiz görünen ancak tehlike saçan çalılardan kaçınmak zorundadır.

    Beren'in kararlılığı ve Karaduman'ın gücü, onlara zorlu ormanın içinde yol gösterirken, bir yandan da dostluklarının ne kadar güçlü olduğunu kanıtlar. Beren, Karaduman'ın sırtında, yüksek tepeleri aşar, derin vadilerden geçer ve ormanın gizli kalmış kuytularını keşfeder.

    Nihayet, uzun bir arayışın ardından, Beren ve Karaduman ormanın en karanlık yerine varır. Bu yer, eski bir efsaneye göre, zamanın başlangıcından beri orada olan, yaşayan en güçlü ağaç tarafından korunan bir alanı işaret eder. Ağacın altında, Alara'yı bulurlar; ama o, sihirli bir tutsaklığın içindedir.

    Alara'nın etrafındaki ışıklı zincirleri çözmek için Beren, tüm bilgeliği ve cesaretiyle hareket etmelidir. Karaduman, atalarının ruhlarından aldığı eski bir büyüyle yardım ederken, Beren de kalbinin derinliklerinden gelen sevgi ve dostluk gücünü kullanır.Çünkü Beren, gerçek dostluğun her türlü engeli aşabileceğini bilmektedir.

    Karanlık ağacın gölgesinde, Beren ve Karaduman, Alara'yı özgürleştirmek için birlikte mücadele ederler. Beren, peri dilindeki eski bir şarkıyla ağacın ruhuna seslenir ve Karaduman da ay ışığından topladığı gücü Alara'nın üzerine serper.

    Orman, bu büyük mücadeleyi sessizce izlerken, Beren'in şarkısı ve Karaduman'ın gücü bir araya gelir ve sihirli zincirler yavaş yavaş çözülür. Alara'nın kanatlarındaki ışık yeniden parlamaya başlar ve ormanın bütün varlıkları, bu güzel anın şahidi olur.

    Beren ve Alara'nın kavuşması, ormandaki her yaratığa neşe saçar. Karaduman gururla başını kaldırır ve başarılı görevlerinin onurunu yaşar. Alara ise özgürlüğüne kavuştuğu için Beren ve Karaduman'a minnettarlığını ifade eder.

    Beren'in bu macerası, ona ve ormandaki tüm yaratıklara önemli bir ders verir. Vefalı dostluk, zor zamanlarda bile birbirlerine tutunmanın ne kadar önemli olduğunu gösterir. Ayrıca Beren, cesaret ve sevginin, karşılaşılan her türlü zorluğun üstesinden gelmede en büyük güç olduğunu anlar.

    Ormanın Gizemi: Beren ve Kayıp Peri Dostu, dostluğun ve cesaretin büyüsünü anlatan, her anı heyecanla dolu bir macer

    ### Gizemli Şehirde Kardeşlik Macerası

    ### Gizemli Şehirde Kardeşlik Macerası

    Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.
    Siz de ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal



    ### Gizemli Şehirde Kardeşlik Macerası

    Bir zamanlar, sakin ve huzurlu Filistin’in dar sokaklarında yaşayan 12 yaşında cesur bir çocuk vardı. Adı Hasan'dı. Hasan, adeta bir macera avcısıydı. Ancak bu hikâyemiz, Hasan'ın hayatının en büyük macerasını anlatacak.

    Bir gün, Hasan en iyi arkadaşı Zeynep ile mahallenin en eski evinin önünden geçerken, içeriden gelen garip sesler duydular. Bu ev, Mörfi, Mırmır ve Ğannum adında üç kardeşin yaşadığı yerdi, ancak onlar çok gizemli kişilerdi ve pek kimseyle konuşmazlardı. Hasan ve Zeynep, meraklarına yenik düşüp eve doğru ilerlediler.

    Tam o sırada, Hasan'ın diğer arkadaşları Ali, Tom ve Jerry de onlara katıldı. Beş çocuk da sessizce eve doğru ilerlerken, bilge Pepsi adında yaşlı bir adam onları uyardı: "O eve dikkat edin çocuklar, eski efsanelere göre içerideki sırlar hiç de hoş değil."

    Ne var ki, Hasan ve arkadaşları cesaretleriyle tanınırlardı ve bu onları daha da heveslendirdi. Hasan, evin kapısını iterek içeri girdi. Zifiri karanlıkta ilerlerken, derin bir gürültü duyuldu ve ansızın yer sarsıldı. Hasan ve arkadaşları, büyük bir kaza yaşandığını anladılar. Zemin çatladı ve Hasan'ın ayağı kayarak düştü, diğerleri de peşinden gitti. Çocuklar, evin altında gizli bir mağaraya düşmüşlerdi. Hasan başını çarpmıştı ve bir süre baygın kaldı.

    Gözlerini açtığında, etrafında endişeli yüzler gördü. Zeynep, "Kardeşim, iyisin değil mi?" diye fısıldadı. Hasan, "Evet, ama burası neresi?" diye cevap verdi. Mörfi, Mırmır ve Ğannum, aslında bu evin altında yaşayan dost canlısı yaratıklarmış. Onlarla tanışınca Hasan ve arkadaşları, korkularının yersiz olduğunu anladılar.

    Ancak mağaradan çıkmanın bir yolunu bulmaları gerekiyordu. Yaratıklar, çocuklara eski bir harita göstererek, çıkışın sırrını çözmeleri gerektiğini söylediler. Hasan ve Zeynep haritayı incelemeye koyuldu ve en zeki olan Jerry, bazı ipuçlarını çözmeye başladı. Ali ve Tom da güçlerini birleştirerek, mağarada ağır taşları kaldırmaya başladılar.

    Sağlam bir iş birliği ve beraberlik içinde çalışarak, çocuklar ve yaratıklar, mağaranın içindeki gizli kapıyı buldular. Kapıyı açtıklarında güneş ışığı içeri doldu ve hepsi sevinçle dışarı fırladılar. Hasan, başını çarpmanın etkisiyle hâlâ biraz sersemlemiş olsa da, arkadaşlarının desteğiyle yürüyebildi.

    O anda bilge Pepsi, onların yanına geldi ve "Gördünüz mü, beraber olunca her türlü zorluğun üstesinden gelebilirsiniz," dedi. Hasan ve arkadaşları, bu deneyimden öğrendikleri en değerli dersin birlikte hareket etmenin gücü olduğunu anladılar.

    Gerilim dolu macera sona ermiş, Hasan ve arkadaşları için kötü bir son yoktu, ancak yaşadıkları olaylar onlara bir ömür sürecek bir ders vermişti. Artık onlar, sadece cesaretlerini değil, birbirlerine olan inançlarını ve birlikteliklerini de pekiştirmişti. Hasan, bu maceradan sonra mahalleye döndüğünde, yaşadıklarını bir destan gibi anlatacak ve bu hikâyenin kahramanları, cesaretleri ve birliktelikleriyle her zaman hatırlanacaktı.



    Bu arada, gönlünüzden koptuğunca aşağıdaki ödeme sayfası üzerinden projeyi desteklerseniz çok sevinirim.

    Her masalın belli bir maliyeti oluyor, bu maliyeti karşılayabilmek için masal başına 15 TL gibi bir rakam maliyeti karşılayabiliyor.

    https://donate.stripe.com/14kcP623k4aT0ogfYZ

    Şimdiden desteğiniz için çok teşekkür ederim. ✨

    "Cesur Alya Bilge ve Ormanın Sırrı"

    "Cesur Alya Bilge ve Ormanın Sırrı"

    Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.
    Siz de ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal



    "Cesur Alya Bilge ve Ormanın Sırrı"

    Bir zamanlar, aşırı sevimli bir kız çocuğu olan Alya Bilge yaşardı. Alya, sadece üç yaşında olmasına rağmen, her şeyi merak eden ve her şeye ilgi duyan neşeli bir çocuktu. En sevdiği şeylerden biri babasıyla ormanda macera aramaktı. Çünkü babasıyla geçirdiği bu özel zamanlarda, ona hayatın en değerli derslerini öğretirdi.

    Bir gün, Alya ve babası ormanda yine macera arıyorlardı. İşte o zaman ormanda yabani bir domuz sürüsüyle karşılaştılar. Domuzlar önce hafifçe homurdanıyor, sonra daha da yüksek sesle homurdanmaya başlıyorlardı. Alya ve babası biraz korktular ve domuzlardan kaçmaya başladılar.

    Babası, Alya'yı korumak için onu önce bir ağaca çıkardı ve sonra domuzları uzaklaştırmaya çalıştı. Fakat ne yazık ki, babası bir domuz tarafından kovalandı ve bir ağaca tırmanamadı. Alya, yukarıdan babasının yardımına ihtiyacı olduğunu gördü ve cesaretini topladı.

    "Korkma baba, ben buradayım!" dedi Alya.

    Bir dalı sallayarak domuzları korkutmaya çalıştı. Bunu yaparken, baba Alya'ya, "Alya, öfkeyle davranma. Domuzlar da bizim gibi korkuyorlar. Onlara karşı nazik olmalıyız." dedi.

    Alya babasının sözlerini dinledi ve bir elma dallarından birini koparıp domuzlara doğru fırlattı. Domuzlar, elmayı koklayıp yemeye başladılar ve babasının yanından uzaklaştılar. "Wow!" dedi babası, "Alya, sen gerçekten çok cesur bir kızsın. Beni kurtardın!"

    Alya gülümsedi ve "Bana her zaman cesur olmayı ve başkalarına karşı nazik olmayı öğrettin." dedi.

    O günden sonra, Alya ve babası ormanda dolaşırken her zaman daha dikkatli oldular. Alya, cesaretin ve anlayışın ne kadar önemli olduğunu öğrendi. Ve babası da, Alya'nın ne kadar cesur ve akıllı bir kız çocuğu olduğunu anladı.

    Bu hikaye, Alya Bilge'nin cesaretini ve domuzlardan kaçarken babasını nasıl kurtardığını anlatır. Bu, çocuklara cesaretin, anlayışın ve başkalarına karşı nazik olmanın önemini anlatan bir hikayedir. Alya'nın hikayesi, çocuklara hayatın değerli derslerini öğretir. Ve her zaman, ne olursa olsun, ayakta durmamız ve başkalarına yardım etmemiz gerektiğini hatırlatır. Çünkü biz birbirimize yardım ettiğimizde, dünya daha iyi bir yer olur.



    Bu arada, gönlünüzden koptuğunca aşağıdaki ödeme sayfası üzerinden projeyi desteklerseniz çok sevinirim.

    Her masalın belli bir maliyeti oluyor, bu maliyeti karşılayabilmek için masal başına 15 TL gibi bir rakam maliyeti karşılayabiliyor.

    https://donate.stripe.com/14kcP623k4aT0ogfYZ

    Şimdiden desteğiniz için çok teşekkür ederim. ✨

    "Küçük Riyabelalin ve Büyülü Aquapark Macerası"

    "Küçük Riyabelalin ve Büyülü Aquapark Macerası"

    Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.
    Siz de ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://cagrisarigoz.com/masal



    "Küçük Riyabelalin ve Büyülü Aquapark Macerası"

    Bir zamanlar güzel bir çekirdek aile vardı. Baba Arman, anne İkardi, en büyük oğulları Messi ve küçük kızları Riyabelalin. Riyabelalin, ailesini çok seven ve onların sözünü her daim dinleyen beş yaşında bir kız çocuğuydu. Riyabelalin'in bir de en yakın arkadaşı vardı; adı Yunikorn. Yunikorn, biraz farklıydı çünkü o bir sihirli unicorn'du!

    Bir gün, tüm aile, Riyabelalin'in en sevdiği yer olan Aquapark'a gittiler. Riyabelalin ve Yunikorn, parkın içinde dolaşırken, birdenbire kendilerini derin bir çukurun içinde buldular. Her ne kadar çok korkmuş olsalar da, Yunikorn'un kanatları sayesinde uçarak çukurdan çıktılar.

    Bu deneyim, Riyabelalin'e asla vazgeçmemeyi öğretti. Ayrıca anne ve babasının ona her zaman güvendiğini de anladı. Bu, onun için çok değerli bir ders oldu. Riyabelalin ve Yunikorn, maceranın sonunda çok yorgun düştüler. Ancak, aynı zamanda çok da mutluydular.

    Riyabelalin, anne ve babasının her zaman yanında olduğunu, ona yardım etmek ve onu korumak için her zaman orada olacaklarını öğrendi. Bu, onun için çok önemli bir ders oldu.

    Bu macera, Riyabelalin'i daha güçlü bir kız çocuğu yaptı. Bu, onun için çok değerli bir deneyim oldu. Riyabelalin, bu maceradan sonra anne ve babasına daha çok güvendi ve onların sözlerini daha çok dinledi.

    Bu macera, Riyabelalin'e çok şey öğretti. Özellikle de asla vazgeçmemeyi ve anne babasının sözlerini dinlemeyi. Bu, onun için çok değerli bir ders oldu.

    Sonuçta, Riyabelalin ve Yunikorn, bu maceradan sonra daha güçlü ve daha mutlu oldular. Bu, onlar için çok değerli bir deneyim oldu. Riyabelalin, bu maceradan sonra daha güçlü ve daha cesur bir kız çocuğu oldu.

    Bu hikaye, küçük çocuklara asla vazgeçmemeyi ve anne babalarının sözlerini dinlemeyi öğretir. Ayrıca, bu hikaye, çocuklara kendilerine güvenmeyi ve cesur olmayı öğretir. Bu, onlar için çok değerli bir ders olabilir.

    Ve perde kapanırken, Riyabelalin ve Yunikorn, Aquapark'ta daha fazla macera yaşamak için sabırsızlanıyorlardı. Ancak bu başka bir hikayenin konusu olacaktı...

    Ve evet, sonunda Riyabelalin ve Yunikorn, Aquapark'taki maceralarını tamamladılar. Ve bu macera, Riyabelalin'e asla vazgeçmemeyi ve anne babasının sözlerini dinlemeyi öğretti. Ve bu, onun için çok değerli bir ders oldu...

    Sonuçta, Riyabelalin ve Yunikorn, bu maceradan sonra daha güçlü ve daha mutlu oldular. Ve evet, bu, onlar için çok değerli bir deneyim oldu...

    Ve hikaye burada biter. Riyabelalin ve Yunikorn, Aquapark'ta daha fazla macera yaşamak için sabırsızlanıyorlar. Ancak bu, başka bir hikayenin konusu olacak... Ve evet, Riyabelalin ve Yunikorn, Aquapark'ta daha fazla macera yaşamak için sabırsızlanıyorlar...

    Ve evet, sonunda Riyabelalin ve Yunikorn, Aquapark'taki maceralarını tamamladılar. Ve bu macera, Riyabelalin'e asla vazgeçmemeyi ve anne babasının sözlerini dinlemeyi öğretti. Ve bu, onun için çok değerli bir ders oldu...

    Ve evet, sonunda Riyabelalin ve Yunikorn, Aquapark'taki maceralarını tamamladılar. Ve bu macera, Riyabelalin'e asla vazgeçmemeyi ve anne babasının sözlerini dinlemeyi öğretti. Ve bu, onun için çok değerli bir ders oldu...

    Sonuçta, Riyabelalin ve Yunikorn, bu maceradan sonra daha güçlü ve daha mutlu oldular. Ve evet, bu, onlar için çok değerli bir deneyim oldu...

    Ve hikaye burada sona erer. Riyabelalin ve Yunikorn, Aquapark'ta daha fazla macera yaşamak için sabırsızlanıyorlar... Ama bu, başka bir hikayenin konusu olacak...



    Bu arada, gönlünüzden koptuğunca aşağıdaki ödeme sayfası üzerinden projeyi desteklerseniz çok sevinirim.

    Her masalın belli bir maliyeti oluyor, bu maliyet

Customer Reviews

4.5 out of 5
2 Ratings

2 Ratings

Top Podcasts In Kids & Family

Masal Tüneli
Podbee Media
Lingokids
Çiğdem Öztabak
Kadıköy Belediyesi
Müge Halac - Funky Kids